şu yaz gecesini daha anlamlı kılan ve belki evrende kapladığım alanı sevgiyle benimsememi sağlayan serin rüzgara, taze nane yapraklarının varlığına, kahve çekirdeklerine, pati'nin ay çöreği bakışlarına ve daha nicelerine... minnettarım. ve sana, yaktığım mektupların dumanlarıyla. aslında konu sen değilsin, bunu biliyoruz. yine de düşünmeden edemedim, her şey farklı olsaydı. her şey farklı olsaydı, şu yaz gecesinde melankolinin durgun sularında yüzmekten zevk almazdım. duru ve sakin bir denizde, aniden ama korkutmadan bastıran yağmur eşliğinde suyun kaldırma kuvvetine emanet etmek gibi bedeni. kulağında sessizliğin uğultusu. bugün belki de seninle oturduğumuz aynı masada türk kahvesi içtim. anımsayamıyorum. gözlerinle yan masadaki aileyi göstermiştin. açıkça sormadım ne demek istediğini. açıkça sorduğum bazı soruların cevabında boğulmuştum ondan önceki zamanlarımızda. şu yaz gecesinin konusu da sen değilsin, objesi de sujesi de ve her şeyi de. tek başıma, yıldızların ar...
Yorumlar
Yorum Gönder