daily
Cuma günü...
Dün gece huzurlu bir uyku... Uyandığımda yine aynı acılı ağırlık gövdemin üst ortasında yerini almıştı. neden ? sebep neydi... varoluşsal sebeplerimi sırala sartre... bulantı'yı okuduğum günleri hatırlıyorum ve arıyorum. aslında yarın, lisede sık sık gittiğim kütüphaneye gitmek iyi bir fikir olabilir. üyelik kartım nerede acaba... karttaki fotoğrafımla şimdiki görüntüm arasında komik denebilecek farklar var.
Sabahın köründe kalkmadım. uyandım ama kalkmadım. bölük pörçük uyku setlerim arasında kendimi huzurlu uykuya zorladım ve ne zaman kötü hisler ve düşünceler elektriklense ruhumda, olumlu mottolarla kendimi iyileştirmeye çalıştım. Bir psikologla görüşme fikri şu sıralar sık sık aklıma geliyor.
Annemle kuaföre gittik. Saçlarımı yıkattım ve fön... Fön ne güzel şey. Duştan sonra kabaran saçlarımı, duşun hemen ertesi günü de çok seviyorum çünkü şampuan reklamlarındaki gibi hacimle uzayda dans ediyorlar:) ama 24 saat sonra, tüm o havalı görüntü yerini rahatsız edici bir kaosa bırakıyor. Fönden sonra ise yatağından taşan su, yoluna giriyor.
Akşam pilates dersine gittim arkadaşımla. Öncesinde isteksiz olsam da oldukça iyi geldi bedenime ve ruhuma.
Hızlı bir gündü. Öyle geldi bana.
Eternal sunshine of the spotless mind'taki gibi hafızamı sildirsem ne güzel olur diyorum bazen. Bir zamanlar ne modaydı bu filmi izlemek... şimdi düşündüğümde ise pek bir muhabbeti yok bence.
Evin önündeki kedi Okşan, bu akşam spora giderken arkamdan öyle acıklı bağırdı ki içim bir garip oldu. zamanım olmadığı için mama veremedim ve öyle bağırmasına oldukça şaşırdım. annesi işe giden küçük çocuklar gibi kapının ardından bağırıp durdu. hemen annemi aradım ve mama vermesini söyledim. keşke eve getirebilsem okşan'ı. havalar soğumaya başladı. ama bina girişine girince bile kapıyı kapatıp onu içerde bırakacağız diye ödü kopuyor. yani evcil bir kedi değil. fazla ilgiye kaçarak tepki veriyor. ağzında ya da dişinde ya da boğazında bir sorun var. fazla büyük parça mamaları yiyemiyor. fazla okşadığımızda da korkup kaçıyor. yine de ilk zamanlarına göre daha iyi, daha az saldırgan tepkiler veriyor ve en önemlisi hastalıklı hali kalmadı pek. kilo aldı biraz.
İki kedi daha dolaşmaya başladı evin çevresinde. Kuru mama zaten her akşam bırakıyorum diğer kedilere ama Okşan'a verdiğim ıslak mamanın kokusu diğer kedileri de cezbeder oldu. Evin etrafında dolaşan kedilere araba çarpacak diye korkuyorum. Umarım öyle bir şey olmaz. Lütfen olmasın.
Birazdan onları beslemeye çıkacağım.
Geceye girişim ıhlamur çayım, çikolata ve Dexter ile olacak büyük ihtimalle. Belki örgü örerim.
 |
| yardım et bana Sartre |
Sabahın köründe kalkmadım. uyandım ama kalkmadım. bölük pörçük uyku setlerim arasında kendimi huzurlu uykuya zorladım ve ne zaman kötü hisler ve düşünceler elektriklense ruhumda, olumlu mottolarla kendimi iyileştirmeye çalıştım. Bir psikologla görüşme fikri şu sıralar sık sık aklıma geliyor.Annemle kuaföre gittik. Saçlarımı yıkattım ve fön... Fön ne güzel şey. Duştan sonra kabaran saçlarımı, duşun hemen ertesi günü de çok seviyorum çünkü şampuan reklamlarındaki gibi hacimle uzayda dans ediyorlar:) ama 24 saat sonra, tüm o havalı görüntü yerini rahatsız edici bir kaosa bırakıyor. Fönden sonra ise yatağından taşan su, yoluna giriyor.
Akşam pilates dersine gittim arkadaşımla. Öncesinde isteksiz olsam da oldukça iyi geldi bedenime ve ruhuma.
Hızlı bir gündü. Öyle geldi bana.
Eternal sunshine of the spotless mind'taki gibi hafızamı sildirsem ne güzel olur diyorum bazen. Bir zamanlar ne modaydı bu filmi izlemek... şimdi düşündüğümde ise pek bir muhabbeti yok bence.
Evin önündeki kedi Okşan, bu akşam spora giderken arkamdan öyle acıklı bağırdı ki içim bir garip oldu. zamanım olmadığı için mama veremedim ve öyle bağırmasına oldukça şaşırdım. annesi işe giden küçük çocuklar gibi kapının ardından bağırıp durdu. hemen annemi aradım ve mama vermesini söyledim. keşke eve getirebilsem okşan'ı. havalar soğumaya başladı. ama bina girişine girince bile kapıyı kapatıp onu içerde bırakacağız diye ödü kopuyor. yani evcil bir kedi değil. fazla ilgiye kaçarak tepki veriyor. ağzında ya da dişinde ya da boğazında bir sorun var. fazla büyük parça mamaları yiyemiyor. fazla okşadığımızda da korkup kaçıyor. yine de ilk zamanlarına göre daha iyi, daha az saldırgan tepkiler veriyor ve en önemlisi hastalıklı hali kalmadı pek. kilo aldı biraz.
İki kedi daha dolaşmaya başladı evin çevresinde. Kuru mama zaten her akşam bırakıyorum diğer kedilere ama Okşan'a verdiğim ıslak mamanın kokusu diğer kedileri de cezbeder oldu. Evin etrafında dolaşan kedilere araba çarpacak diye korkuyorum. Umarım öyle bir şey olmaz. Lütfen olmasın.
Birazdan onları beslemeye çıkacağım.
Geceye girişim ıhlamur çayım, çikolata ve Dexter ile olacak büyük ihtimalle. Belki örgü örerim.
Yorumlar
Yorum Gönder