günlük.

yol yorgunuyum.
denizlere dalıp rüzgarda saçları dağıtmak, geceleri gökyüzünü izlemek çok güzeldi ama sanıyorum ki şu an boğazımdaki acının da sebebi bu. ya da tüm suçu, dönüş yolunda kaşıkladığım dondurmanın soğukluğuna atayım. waffle sevmiyorum ben halbuki. kırmızı sprey boyayla dağa taşa bayıra yazılmalı ki, lokmacılar kapatılsın. dondurma kalsın. çare hiçbi zaman sarıgül olmadı. imamhatipler de kapatılmadı. burada politik bir duruştan ziyade absürt bir espri yapıldı.

yatağımda dönüp duruyorum, nefes alamıyorum yeterince. başım da ağrıyor. gençliğe aldandım o gecelerde. neyse. hiç önemli değil. gribal şeyler kolay atlatılır. iyi de oldu. bağışıklık kazanmam gerekiyordu. fakat bağışıklığı güçlendirmek gerekirdi. çünkü çociklerim... artık dikkat etmeliyim.

iki aylık süreçte gereğinden fazla katkı maddeleri tüketildi. bu olmaz, zararlı.
gece uykularımın bütünlüğü yok. senenin şu vakitleri için hiç uygun değil bu durum. az uykuyla çok iş yapabiliyorum. az beslenince kendimi daha iyi hissediyorum. -bugünlerde bunların tersi yaşanıyor.- çok yorulmaktan zevk alıyorum. yaranın iyileşmesini izler gibi bir şey bu. yara izlerini sevmek, bir tercih değildi. küçükken masaların altına girip, sandalyelerin halıda bıraktığı izlere dokunmak da neye delaletti bilmiyorum. bu bir sır olarak kalsın aramızda. bubi tuzağı olabilir.

kitaplara bakıyorduk.
klasik dünya edebiyatı raflarında dolaşıyorum. güzeldir. hepsini çok sevdiğimden değil ama eğer kitap alınacaksa bu raflar önceliğim.
"kişisel gelişim kitaplarını çok seviyorum. yeni çıkanlar var, onlara baksana. bu kitaplar sıkıcı."
"kişisel gelişim okumaktansa bunları okuyup sıkılmayı tercih ederim."
gelişimin kişisel zirvesi,  bu kitapların sayfalarını okurken yapılıyor, her şeyi yapabilme düşüncesiyle hissedilen ferahlık... ama sonra zirvede durulmuyor. bilirsiniz ki zirvede kalabilmek zordur. zor olanı başaranlar bilir; bu, teorik cümlelerle değil, pratik isteyen eylemlerle olur. bazı bestsellerları okumak hızlı ve zevkli, inkar etmiyorum. bu alanlarda iyi kitaplar da yok değil. ama önceliğim artık bunlar değil.
kabul edelim. kişiselleştirilmiş delişmen gelişimim, çok satanlar listesinde değil.

nasıl yaz bir gündü böyle. öyle böyle değil.
yaz gelsin hadi. boylu boyunca yürüyelim sahilde. buz gibi siyah şişelerde muhabbete dalalım ve uzanalım denize karşı çimenlerde. bilmiyorum ki hazır mıyım o günlere ama uyuya kalırsam mutlaka uyandırın.

eve döndüm ben.
kedim iyi. kucağımda biraz uyudu ve gitti.





Yorumlar

  1. Kişisel gelişim kitaplarından ben de hoşlanmıyorum pek. İnsan kendini geliştiremiyorsa bunu yapmak için başka yerlerden medet umması nafile. Hem nedir gelişmek? Huzura ermenin tek yolu mu? Bence kendimizi kandırmaya hiç gerek yok!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. bazen eğlendiriyor, geliştiriyordur da elbette ama insan yaşamak istiyor gelişimini. okumak yetmiyor. bir de artık herkes kişisel gelişim yazarı oldu. soğudum.:)

      Sil
  2. "Kişisel kişisel geliştim, oh.. yeter şimdi devam" diyorsun yani :) İsabetli bir karar!
    Kişisel görüşüm; rus, yunan ve alman klasiklerini okusalar insanlar daha fazla "gelişebilirler" şeklinde. Ama "hızlıca gelişeyim" akımı tutuyor sanırım insanları. Kısmet :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. yok, daha gelişmedim yeterince. uzun yıllar da " tamam, geliştim ben" demem sanırım:) akışa bıraktım sadece. kısmet mukadderat :P

      Sil
  3. Allah seni yaa baştan sona güldüm valla, kişisel gelişim okumaktansa klasik okuyup sıkılmayı tercih ederim de kahkaha attım :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. hehe:) karşımdaki kişi böyle girmese konuya ben de bu kadar sert bir röveşata yapmazdım. üstelik düşmeyen bir röveşata. komikli bir stil. :P

      Sil
  4. Kitap işi tam zevk olayı , eğer zevk almadığınız bir tarzı okumaya çalışırsanız tam bir kabus olabiliyor ne yazık ki :(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. zevk alıp almadığımız şeyleri de deneyerek öğreniyoruz tabii:)

      Sil
  5. şimdi uyan diye demiyorum ama uyanmaya başla. 5 dakika kaldı o günlere.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. uzatmalarda gol atmayı severim yalper bey:)

      Sil
  6. dondurmayı değişmem ben de bu seferlik yazı iple çekmiyorum maalesef

    YanıtlaSil
  7. Geçmiş olsun, biraz benim de boğazımda sızı var, anladığım kadarıyla salgın da var herkes gripten şikayetçi. :)) Kişisel gelişim sevmiyorum ben de çok ama istisnaları da mevcut :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. evet, bazıları güzel. inkar etmiyorum:)

      dikkat et kendine, ilerlemeden önlem almak gerek tam da yaz geliyorken...

      Sil
  8. Geçmiş olsun! Çok hoş bir yazı olmuş yine. Kişisel gelişim bir yerden sonra sıkıyor gerçekten de.
    Ellerine sağlık! Kendine çok iyi bak kocaman sevgiler! :)

    YanıtlaSil
  9. Kişisel gelişim kitaplarından fenalık geldi artık. Eskiden çok okurdum ama hepsi sürekli mutlu olmak gibi saçma bir şeyi tavsiye ediyor. Bıraktım artık.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

bunları boşver, olan yine olur.

konusu sen olmayan günlük.

2405.